BLOG

Otomotiv Sektöründe Aerosol Yangın Söndürme Cihazlarının Kullanımı

Kimyasal ve yıkıcı bir olay olan yangın; ısı, yanıcı madde ve oksijenin bir araya gelmesi sonucunda gerçekleşir. Son derece tehlikeli sonuçlara yol açabilecek bu olay büyük maddi ve manevi yıkımlara neden olabilir. Bir alanda ne kadar çok yanıcı madde varsa yangının büyüme olasılığı da o kadar artar. Otomotiv sektörünü potansiyel olarak değerlendirdiğimizde patlayıcılar, sıvılar ve gazların bulunduğu yanabilecek birçok malzeme barındırdığını görürüz. Yangına karşı ciddi önlemlerin alınması gerektiği bu sektörde, yeni nesil aerosol yangın söndürme cihazları en güvenilir ve sürdürülebilir yöntemi tüketicisiyle buluşturur.
Aerosol yangın söndürme cihazları, yangınla mücadele etmek için aerosol partiküllerini kullanır. Bu partiküller, yangının oksijen kaynağını keserek ve ısıyı soğurarak yangının yayılmasını engeller. Ayrıca, aerosol teknolojisi yangın anında hızlı tepki süresi sağlar ve yanıcı maddelerin daha fazla zarar görmesini önler. Otomotiv sektöründe, araç motorları, yakıt sistemleri ve elektrik tesisatları gibi yangın riski taşıyan birçok bileşen bulunur. Bu risklerin farkında olan otomotiv üreticileri, yeni nesil aerosol yangın söndürme cihazlarını araçlara entegre etmeye başlamıştır. Bu cihazlar, bir yangın durumunda hızlı ve etkili bir şekilde müdahale ederek hem araç içindeki insanların güvenliğini sağlar hem de yangının yayılmasını kontrol altına alır.

Otomotiv sanayi Türkiye’de hızla gelişmekte olan sektörlerin başındadır. Peki, bu sektörde yangınla karşılaşmak neden bu kadar tehlikeli ve riskli? Çünkü otomotiv sektöründe sürtünme sebebiyle oluşan yüksek ısı ve kıvılcımlar, motor yağı, yakıt ve benzeri atık malzemelerin tutuşması, yakıt içeren ısıtıcılar, hareketli mekanik parçalar, yüksek hava akışı, turbo, egzoz, söndürmeyi zorlaştıran karmaşık geometri, gibi yüksek sıcaklık içeren parçalar, iç tesisat, elektrikli ekipmanlar, hatalı topraklamalar ve korumasız malzeme kullanımı, personel hataları ve periyodik bakım ve kontrollerin yetersiz olması gibi etkenler yangına sebebiyet verebilir. Yangınla ilgili ciddi önlemler alınması gereken otomotiv sanayi yeni nesil ve güvenilir teknolojilerden yararlanarak tehlikeyi en aza indirebilir.

İstatistiksel Veriler

Otobüslerin tamamının yaklaşık %10’unun ömürleri boyunca yangın durumu ile karşılaştıkları tahmin edilmektedir.

İsveç’te her sene ortalama 150 otobüs yangın olayı raporlanmaktadır. Bu oran İsveç’teki tüm otobüslerin %1’i seviyesindedir. (Kaynak: SP)

Almanya’da her sene ortalama 350-400 otobüs yangını raporlanmaktadır. Bu oran tüm otobüslerin yaklaşık %0.4’ü civarındadır. (Kaynak: PUBA)

Finlandiya’da otobüs yangınları son 10 yılda ikiye katlanmıştır. (Kaynak: VTT)

ABD’de ortalama 6 otobüsten birinde yangın durumu meydana geldiği raporlanmaktadır. (Kaynak: NFPA)

Ülkemizde ise yaklaşık 400-450 adet otobüs yangını bilinmektedir.

Otobüslerde Yangın Meydana Gelen Bölgeler

Bu tehlikeler ve riskler, Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu (UNECE) uzman komiteleri tarafından da yıllar içerisinde incelenmiş ve görüş alınmıştır. Bu incelemeler sonucunda UNECE tarafından otomotiv endüstrisi için yangın söndürme alanında bir yasal düzenleme yapılması kararı alınmıştır. 2015 yılında başlayan ilk düzenlemeler sonrasında ECE.R107 regülasyonu M2 ve M3 sınıfı araçlar için geliştirilmiş ve 2020 model yılı sonrası için zorunlu hale getirilmiştir. Regülasyonda, otobüslerin motor bölgesi yangın söndürme sistem gereksinimleri tanımlanmış ve günümüzde UNECE üye ülkelerinde zorunlu şekilde uygulanmakta ve geliştirilmektedir.

Soyuz uzay programında kullanılmak üzere geliştirildiği bilinmektedir. Ayrıca NASA tarafından da dünyaya tanıtılmıştır. Uzay mekiklerin yakıt modülünü bırakması esnasında oluşabilecek yanma ve patlamaların önlenmesi amacıyla kullanılırken keşfedilen Aerosol teknolojisini açıklamak gerekirse, gazlı ortamda havada asılı duran katı ya da sıvı parçacıklardan oluşan çok fazlı bir sistemdir. Yapısı itibariyle, ortamdaki oksijeni kesmeden yangına maruziyet veren diğer bileşenleri engelleyerek yangını söndürür.

Yangın söndürücü olarak Aerosol kullanımının birçok artısı vardır.

Aerosol insanlar için zararlı değildir. Atmosferde bulunma ömrü çok kısa olduğu için küresel ısınmaya etkisi yoktur ve ozon tabakasına zarar vermez. Diğer metalleri aşındırmaz ve sıradan elektrikli süpürgeler ile temizlenebilir. Ülkemizde gelişmekte olan çevre bilincinin de etkisiyle, çevre yönetmelikleri ve standartları, firmaların her durumda çevreye zararı en az olan malzemelerin kullanımını desteklemektedir. Aerosol yangın söndürme cihazları; gelişen teknolojisi ile revizyon, yeniden dolum hatalarından kaynaklanan arıza ve kalibrasyon aksaklık olasılığının önüne geçer. Yangının çıkmasından sonra yapılan ilk müdahale yangının engellenmesindeki en etkili unsurdur. Aerosol yangın baskılaması saniyeler içinde olası kayıpları engellemede başarı sağlar.

Alas Fire olarak geliştirdiğimiz Aerosol Yangın Söndürücüler uzun kullanım ömrü, 4-6 saniye kadar kısa bir sürede şarj olabilme kapasitesi ve dirençli yapısıyla güvenli bir ortam için ihtiyaçlarınıza yanıt verir. AP-530 ve AP-160 Aerosol Yangın Söndürücülerimiz çok düşük ve yüksek sıcaklıklarda faaliyet göstererek kullanıcıya kolaylık sağlar. Nem alma ve soğutma özelliği sayesinde yangına müdahalede en güvenli çözümü sunar. Alas Fire olarak yangına müdahalede son teknolojiyi kullanarak en etkili çözümü üretmek için çalışıyoruz. Güvenli, etkili ve hata payı bırakmayan cihazlarımızın otomotiv sektörünü daha da yukarı taşıyacağına inanıyoruz.

AP-530 Aerosol Yangın Söndürme Cihazımızı buradan inceleyebilirsiniz.

Aerosol Yangın Söndürme Cihazımızı da bakmanızı tavsiye ederiz